20 Ocak 2012 Cuma

BİZ DE ZAMANINDA FANTASTİK ŞEYLERE HAYRAN OLDUK...AH HARRY KALP POTTER...

2001 Yılı şu ana uzak gelse de hatırlıyorum.O zamanlarda apartmanımızın altındaki dükkana bir kitapçı açılmıştı adı ANKA idi ve camına büyük bir poster asmıştı üzerinde "Harry Potter" yazıyordu.Çok meraklı bir velet olduğumdan sordum kitapçı da bana sihirli kitap olduğunu söyledi.Allem ettim kullem ettim anneme o kitabı aldırdım ve okumaya başladım sonra da sanki kutsal kitapmış gibi en yakın arkadaşım olan burcuya bunu oku diye verdim 1 ay içinde elden ele ben de dahil 6 kişi okumuş bulunduk.Hemen toplanıp bu kutsal kitabı tartışmak,yaymak ve hakkında herşeyi araştırmak için 'Potter Klübü' kurduk.Deniz Ege,Bilgehan,Yunus Emre,Burcu,Adnan Batuhan ve ben...Deniz Ege kitabın beğendiğimiz sahnelerini çizgi roman gibi çizerdi,Bilgehan Harry Potter hikayesinden esinlenilip yazılmış yan kitapları (Quidditch gibi) araştırıp bulmak okuyup getirmekten sorumluydu.Burcu gazete ve dergilerden Harry Potter haberlerini takip ederdi,Batuhan da internetten haber ve ürün takibindeydi.Yunus dikkatli biri olduğundan kitaptaki önemli anları ortaya atar tartışmamızı sağlardı bense hayatının aşkını bulmuş fangirl görevindeydim.Tenefüslerimiz,ders yazışmalarımız her anımız Harry Potter doluydu.Tam onun yaşındaydık ama ortaokula gidiyorduk Hogwarts'a değil...

Zaman içinde 'PotterKlübü' çok iş yaptı.Klüp üyeleri de ayrı ayrı arşiv sahibi oldular.Her yıl kitap çıkması,film olması,sponsor firmaların hediyeleri,çeklişleri 3 senelik ortaokul hayatımızın en güzel heycanı ve anılar bütünü oldu.Liseye gittiğimizde fena dağıldık herkes farklı bir okula gitti ama arkadaşlığımız bitmedi,bozulmadı ve ortak aşkımız da hiç bitmedi.O gün kurduğumuz klüp sayesinde hala sıkı fıkıyız ve hala buluşmalarda Harry Potter'dan aşkla bahsederiz...Herkes arşivini saklıyor demek isterdim ama Deniz'in arşivi onda,Burcu'nun arşivi benim arşivimle birleşmiş bir şekilde kuzenimde geri kalan herkes büyüdü...

Yazarın ilk harfine başlayıp son yükleminin yanına 'nokta' koyana kadar milyonların hayatını değiştirdi bu seri...Çok şey başardı...İnsanları bir araya getirdi,hayal dünyalarımızda kapılar açtı,kitap okumayı sevdirdi,cesareti öğretti...Böyle etkileri oldu hayatlara bu kitabın ilk zamanlarda düşündüğümüz gibi kutsal gerçekten...

Bu güzel hikayeyi yazdıran ilham perileri başta olmak üzere yazan J.K.ROWLING hanımefendiye de çok teşekkür ediyorum.O kadar güzel ki yazdığı hikaye hiç bir eleştirmen mantık hatası bulamaz.Karakterler çok olmasına karşın her birinin  hayal edilebiilecek dercede anlatılması,günlük hayatlarımızdaki herşeyin o dünyaya yansıtılması(spor,bilim,yönetim şekli gibi) ve en önemlisi iyi-kötü dengesinin mükemmel kurgusu meselelerinin içinde barındırdığı minik hikayeler herşey ama herşey o kadar rakipsiz ve o kadar güzel olmuş ki bence 30sene de geçse 100 sene de geçse insanlar okumaya ya da izlemeye devam ederler bırakmazlar bu büyük kahramanı...

Gözlerini merdiven altındaki odasında açıp yanlızlığına ve itilip kakılmasına üzüldüğümüz Harry'den,çocuğunu Hogwarts Ekspresi'ne uğurlayan kahraman ve baba olmuş Harry Potter'a...

Huzur istediğim kışlarda petek yanında yer açıp üzerime battaniye,elime o kitapları vermeniz yeterli...





16 Aralık 2011 Cuma

şu bu ve ben!

Dünyaya gelişimin üzerinden geçen 7764 günden geriye bana kalan,aklımı bulandıran ne varsa burada olacak.Ben sıkıldıysam siz de sıkılın ben üzüldüysem siz de üzülün ben aç kaldıysam siz de kalın gibi bir sebepten...

Profesyonel Aşçılık ve Pastacılık üzerine eğitim aldım.Eğitimin başlaması,staj,iş hayatı ve dahi beraberinde getirdiği olgunluk çağı,düzenli ilişkiler teee 2008 yılına dayanır...18 Yaş ve baskının hayat biçimi olarak seçilmesi..

Senelerce aşçı olmak istedim,buna rağmen gittim fen okudum sırf bir yer kazanayım,ailem beni orda okur sansın ama ben alaylı olarak bu işi yapayım diye.Lise hayatım bu planla bitti.2.denememde tutturdum,bilmeleri gerekmiyordu çünkü kafama okullu aşçı olmayı takmıştım,beni o bir araba parasına 2 kağıt parçası alınan mutfağın okuluna yollamalıydılar.Neticede istediğim oldu soğuk bir kış günü o sınıftaki yerimi aldım 3 mevsim sonra da diplomamı...

Ossasuna.Frenks,Penne Store,Vak Vak,Miya An gibi yansımaları olabilecek ama gerçek isimlerini  asla bilmeyeceğiniz restorantlarda çalıştım..Herkes gibi başıma türlü türlü saçmalıklar,komik hadiseler,mutlu edici gelişmeler,sinir harpleri,entrikalar,yorggunluklar,sevinçler geldi.Zamanla hepsini okuyacağınıza eminim çünkü şuan çenemi açtıysam gerisi gelir,hep böyle oldu...

Bir de GALATASARAY lıyım çok şükür!Hassas olduğum bir konu bu,çocukluğumdan beri kalbimi ferah tutan,paramparça olmasını engelleyen bir kalkan olmuştur.Rahmetli METİN OKTAY'ın da dediği gibi GALATASARAYLILIK bir din gibi mezhep gibi içime yerleşmiş köklü bir inanç oldu...

Yemek,sahtekarlık,Galtasaray dışında dikişe meraklı,bilgiye köle,kitap okumaya bayılan,film izlemeyi seven,örgüye de merakı olan,ruhu 40 yaşında,kahve bağımlısı,asosyal,apolitik,mektup yazıp duran,sinirli,yanlız,üşengeç,karikatüre ilgili,amatör falcı,değişken ruh hali olan,sıkılgan,fotoğraf hikayeleri yazmayı seven,teknoloji özürlü,sürrealizm hayranı,yatağına yastığına uykuya aşık olan,panik,acıya dayanıklı,alışverişi seven,matematiğe ve zeka oyunlarına uzaktan sevdalı,kaprisli,sakar,kıvırcık saçlı,kendinden emin ve umutlu AMA ŞANSSIZ bir insanım...

Hayat başıma gelen enteresan şeylerden ilki...Portakalda vitaminken kendini insan formunda buluyorsun,kavramlar etrafına duvarlar örüyor,sevdiğin şeyler,tercihlerin kişiliğini oluşturup üzerine güzel bir elbise biçiyor.İşte tam bu noktada hayat denen terzi,elbisenin köşelerini törpülüyor ve kendine göre dikiyor.Biz de bu hadiseler bütününe 'yaşayıp gidiyoruz' diyoruz...


Ölüm en özgür hal bana göre...Anne karnına sıvı düşüp katılaşıyorsun dünyaya geliyorsun sonra ölüp gaz bulutu oluyorsun yani ruh...Öldükten sonra kemiklerimden heykel yapılmasını istediğim için kemiklerinden lego yapılmış kadavra ismini seçtim.Siz yaşayacaksınız ben toprak altında çürüyeceğim yok öyle yağma!Madonna da benim için gençliğin ve şuh bir havanın sembolü ismimin sonuna eklemem bu yüzden...

hepsini toplarsak azıcık ucundan şöyle birşeyim :

 


Düşünülmeyen sonlardan birini yaşadık! :)